Öncelikle senden çokça ama birçokça özür diliyorum.
Sen benim hayatıma çok güzel anlamlar katarken ben seninle ilgilenemedim.
Kedi fobimin tavan yaptığı bir sırada tanıştık seninle.
Seni ilk gördüğümde anlamıştım çok güzel günler yaşayacağımızı ama korkmuştum da.
Hep ürkek bakışlıydın hala da öylesin.
Dilerim yeni hayatında yepyeni kediler, insanlar, mırlamalar, yemekler, eğlenmeler olur.
Dilerim hep çok mutlu olursun.
"Elif geldi sen gittin" demek değil bu aslında ama kendime bile anlatamıyorum durumu.
Karabalığa olan aşkının onun alerjisini daha da derinleştireceğini ve ilaçla geçmeyecek boyuta geleceğini hiçbirimiz bilmiyorduk.
Elifle beraber büyüyeceğinizi hayal etmiştim hep; yapamadım/beceremedim onu da.
Öncesinde yastık niyetine yattığım o harika tüylerin gün geldi "acaba Elif'e zararı olur mu?" dediğim bir hale büründü.
O kadar çok "asla" demişim ki: "Asla Lokumdan kendi rızamla ayrılmam hele ki bebeğimiz geldi diye... ASLA."
Büyük konuşmuşum hem de çok.
Hayatıma o kadar çok güzellik kattın ki biliyorum seninle burun-burun yapmadığımız her gün bir yanım eksik kalacak.
Ve belki de çok pişman olacağız bu karardan. Ama karabalığın nefes alamadığını görmeye de artık dayanamıyorum.
Bana kırgın olduğunu biliyorum.
Ben olsam ben de kendime kırılırdım.
Sahiden de ayrılık kısmını beceremediğime göre hayatıma yeni canlılar almamam lazım.
Kalbimde sadece senin doldurduğun bir yer vardı; şimdi boşalmadı sen hala oradasın.
Sen hep orada olacaksın.
Sen iyi ki girmişsin benim hayatıma. Umarım sen de benim için aynı şekilde düşünürsün.
Belki bir gün...
Hiç bir şey anlamadığını biliyorum.
Umarım beni affedersin.
Seni çok özleyeceğim.
Seni çok seviyorum canım kızım, tüy yumağım...
Devamını oku »
Sen benim hayatıma çok güzel anlamlar katarken ben seninle ilgilenemedim.
Kedi fobimin tavan yaptığı bir sırada tanıştık seninle.
Seni ilk gördüğümde anlamıştım çok güzel günler yaşayacağımızı ama korkmuştum da.
Hep ürkek bakışlıydın hala da öylesin.
Dilerim yeni hayatında yepyeni kediler, insanlar, mırlamalar, yemekler, eğlenmeler olur.
Dilerim hep çok mutlu olursun.
"Elif geldi sen gittin" demek değil bu aslında ama kendime bile anlatamıyorum durumu.
Karabalığa olan aşkının onun alerjisini daha da derinleştireceğini ve ilaçla geçmeyecek boyuta geleceğini hiçbirimiz bilmiyorduk.
Elifle beraber büyüyeceğinizi hayal etmiştim hep; yapamadım/beceremedim onu da.
Öncesinde yastık niyetine yattığım o harika tüylerin gün geldi "acaba Elif'e zararı olur mu?" dediğim bir hale büründü.
O kadar çok "asla" demişim ki: "Asla Lokumdan kendi rızamla ayrılmam hele ki bebeğimiz geldi diye... ASLA."
Büyük konuşmuşum hem de çok.
Hayatıma o kadar çok güzellik kattın ki biliyorum seninle burun-burun yapmadığımız her gün bir yanım eksik kalacak.
Ve belki de çok pişman olacağız bu karardan. Ama karabalığın nefes alamadığını görmeye de artık dayanamıyorum.
Bana kırgın olduğunu biliyorum.
Ben olsam ben de kendime kırılırdım.
Sahiden de ayrılık kısmını beceremediğime göre hayatıma yeni canlılar almamam lazım.
Kalbimde sadece senin doldurduğun bir yer vardı; şimdi boşalmadı sen hala oradasın.
Sen hep orada olacaksın.
Sen iyi ki girmişsin benim hayatıma. Umarım sen de benim için aynı şekilde düşünürsün.
Belki bir gün...
Hiç bir şey anlamadığını biliyorum.
Umarım beni affedersin.
Seni çok özleyeceğim.
Seni çok seviyorum canım kızım, tüy yumağım...