Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




lokum halleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
lokum halleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Ekim 2015 Pazartesi

Hafta Sonu

Okurken en çok cuma günlerini severdim. Ne tatlı ne güzel geçerdi o günler, bir su gibi :) İşe başladığımda da en çok cuma günlerini sevdim. İlk çalıştığım yerde çoğunlukla hafta sonları (bir görev yoksa) sadece bana kalıyordu ve ben pazartesi günleri işe gelip "dinlenen" ablaları anlayamıyordum :) İkinci çalıştığım birimde hafta sonları da çalışıyor gibi bir şeydim çünkü işler hiç bitmiyordu :/ Şimdi ise çok şükür ki hafta sonuna sarkan bir işim yok ancak evde ciddi bir mesai var. Elifle beraber evde olduğumuz zamanlardan daha çok yoruluyor değilim aslında. Tabii bu "yorgunluk katsayısı" nasıl ölçülür bilmiyorum. O zaman daha çok yemeğe odaklanmıştım. Şimdi ise ütüye odaklandım. Bu ara çoğu cumartesi karabalık iş ile ilgili bir yerlere gittiği için de evle ilgili işler pazar gününe...
Devamını oku »

10 Eylül 2014 Çarşamba

Sevgili Lokum,

Öncelikle senden çokça ama birçokça özür diliyorum. Sen benim hayatıma çok güzel anlamlar katarken ben seninle ilgilenemedim. Kedi fobimin tavan yaptığı bir sırada tanıştık seninle. Seni ilk gördüğümde anlamıştım çok güzel günler yaşayacağımızı ama korkmuştum da. Hep ürkek bakışlıydın hala da öylesin. Dilerim yeni hayatında yepyeni kediler, insanlar, mırlamalar, yemekler, eğlenmeler olur. Dilerim hep çok mutlu olursun. "Elif geldi sen gittin" demek değil bu aslında ama kendime bile anlatamıyorum durumu. Karabalığa olan aşkının onun alerjisini daha da derinleştireceğini ve ilaçla geçmeyecek boyuta geleceğini hiçbirimiz bilmiyorduk. Elifle beraber büyüyeceğinizi hayal etmiştim hep; yapamadım/beceremedim onu da. Öncesinde yastık niyetine yattığım o harika tüylerin gün geldi "acaba Elif'e...
Devamını oku »

22 Şubat 2014 Cumartesi

Son Zamanlarda Lokum :)

Daha önce Lokum'dan bir dolu bahsetmiş ve cidden bu kediler pek akıllı diyerek onları ne kadar kıskandığımı söylemiştim. Lokum son zamanlarda değişik huylar geliştirdi. "Unuttu herhalde" dediğimiz günlerde bile bizi şaşırttı ve kendince oluşturduğu rutinini uyguladı. -Dolabın üstüne çıkma: Anladık ki Lokum'un gözü artık yükseklerde :) Günde 1 defa uygun gördüğü dolabın üstüne çıkıp orada bir güzel uyuyor. Bazen de aşağıyı izleyip bize nanik yapıyor :) - Banyo kapısında bekleme: Lokum kendince farklı su kaynakları bulmaya çalışıyor. Evde kendi kabında her gün yenilenen taze su ilgisini çekmiyor demek ki! Dışarıdan eve geldiğimizde bizi kapıda karşılayan kedinin ikinci durağı banyo kapısı oluyor. Sonraki durak da duş teknesinin önü... İçeride fazla su olmadığını sezmişse bizim el,yüz,...
Devamını oku »

20 Kasım 2013 Çarşamba

Bu kediler çok akıllı çok :)

Geçenlerde yine bir öğle arası yürüyüş yaparken gölgeden gittiğimi ve gayet de üşüdüğümü fark ettim. Hemen yolun karşısına geçip güneşin tüm nimetlerinden faydalanayım, d vitaminlerimi depolayayım derken güneşte mayışmakta olan 1 kedi gördüm, utanmasam yanına çimlerin üzerine kıvrılacaktım :) Sanki yıllardır Lokum'u köşe bucak güneş ararken gören ben değildim..Niye şaşırdım bilmiyorum. Lokum da öyle, günün tüm güneş ayarlarını bilir ve her saat belli odaların belli köşelerinde güneş banyosunu yapar. Bu kediler çok akıllı çok! Banyosunu kucağımda yapıyor :) Daha önce bahsetmiştim sanırım midemle ilgili reflü benzeri bir şikayetim var, o yüzden de her şeyi yiyemiyorum. Ama doktora gitmeden önce maş. midem kötü de olsa tam bir öğrenci zihniyetiyle yemek buldum yiyeyim diye düşünüyordum...
Devamını oku »

5 Kasım 2013 Salı

Lokum'un Arkadaşı Şirin :)

Evde kedi ile birlikte yaşamanın bir dolu güzel tarafı var. Aklıma gelen tek kötü şey bir yere gittiğinizde bu sevimli arkadaşınızı nereye bırakacağınızı bilememeniz oluyor.Bunun kötü olması,onun sorumluluğunun da elbette sizde olması.Öylece evde bırakıp gidemiyorsunuz. Neyse ki biz ev hayatını seven bir çiftiz ama arada şehir dışı ziyaretlerimiz de oluyor. Bir seferinde Lokum'u evde tek başına bırakmıştık,gün aşırı eve arkadaşlarımız, kuzen, kardeş kim müsaitse geldi baktı sevdi ama gittiler neticede :( Ve eve geldiğimizde Lokum'u çok perişan bulmuştuk. Kediler yalnızlığı sever ama bir yere kadar. Tüylerini temizlememiş tam tersine sinirinden kabartmıştı. O durumu 15-20 gün sürdü. Ne kadar üzüldüğümüzü anlatamam. İnsanın içi sızlıyor. Başka bir şehir dışı ziyaretinde bir dolu kedinin...
Devamını oku »

2 Kasım 2013 Cumartesi

Lokum Halleri :)

Aklıma geldikçe yazayım, unutmayayım istiyorum bu Lokum hallerini. İlerde ona anı olsun, okudukça gülsün diye değil de keyif aldığımız, mutlu olduğumuz an'ları hep hatırlayalım diye.. * Evde tek başına karanlıkta kalmışsa : Biz eve geldiğimizde -zaten illa ki kapıda karşılar bizi- ışığı açtığımız anda gözler mahmur ve anında söylenmeye başlar, biz onu şöyle tercüme ediyoruz: "Nerde kaldınız, hani çok geç kalmayacaktınız, ışığı niye açık bırakmadınız, karanlıkta kaldım ben, mır mır mır, bak size çok kızdım haberiniz olsun, ne bakıyorsun öyle alsana beni kucağına, (kucağa alınınca) tamam şimdi barıştık,öpeyim biraz sizi ama bir daha yapmayın, mır mır mır :) * Çaktırmadan mobilya/koltuk tırlamamışsa: Anında "Lokum!" diye kızılacağını bilir ve tavşan misali koşarak kaçar ve bir süre...
Devamını oku »

21 Haziran 2013 Cuma

Kedili Bir Evde Yaşamanın Kuralları :)

Sanırım ilk kural; "her an her şeye hazırlıklı olmak"tan geçiyor :) Bir kedinin -ki bizimkisi uykucu olmasına rağmen- evin hangi köşesinden hangi zamanda çıkacağı belli olmuyor. Kedileri belli bir kurallar çerçevesine sokmak çok doğru bir şey değil; yaptığımın ne kadar yersiz olduğunun da farkındayım.. Ama hani olur da bir gün bu yazıya evinde kedi beslemeye karar vermek üzere olan biri okursa belki bir nebze faydası olur :) Belli başlı kurallar: - Evin gerçek sahibinin kedi olduğunu unutma, sen sadece onun izin verdiği ölçüde evde takılan bir misafirsin. - Kedini sakın ama sakın aç bırakma - Tuvaletini şartların ne olursa olsun sıklıkla değiştir - İçtiği suyun temiz olmasına dikkat et - Seninle sadece kendisi istediğinde oynar - Misafirlerle iyi geçinecek diye bir şart yok. - Hatta...
Devamını oku »

23 Mayıs 2013 Perşembe

Behiç Ak ve Lokum :)

Bir önceki yazıda belirttiğim gibi büyük bir heyecanla gittim imza gününe. Hatta bir ara gitmemeyi bile düşündüm çünkü kendimi tanıyorum, kesin saçmalayacaktım.. Ve evet öyle de oldu. Çocuklarla birlikte Behiç Ak'ı bekledik ve nihayet geldi gülümseyerek. Etkinlik başlamadan kitabevinde dolandığını gördüm ve bir cesaret gittim yanına. "Merhaba" dedim, elimi uzattım. O da gayet sıcak "merhaba" dedi. "Nasılsınız" dedim, "iyi" dedi ama benden soru bekler bir hali vardı.. Ben de bombayı patlattım ve aklıma gelen ilk soruyu sordum; "Sevim Ak nerede, onu hiç göremiyoruz etkinliklerde?"............. "Yok aslında Sevim geliyor sık sık etkinliklere" dediyse de ben kendimden emin "yok yok gelmiyor buralara" dedim ve daha fazla uzatmadan uzaklaştım ortamdan.. Halbuki sormak istediğim sorularım...
Devamını oku »

27 Nisan 2013 Cumartesi

Kedi Fobisi ve Lokum'la Tanışma Hikayemiz :)

Fobisi olan var mıdır bu yazıyı okuyanlar arasında ama benim uzuuuuuun uzuuuuun yıllar yani yaklaşık 20 sene etrafımdakiler için bile azaba dönen bir kedi fobim vardı :) Şimdi bunu gülerek anlatsam da o zamanlar hayatımı kabusa çeviriyordu çünkü biliyorsunuz ki kediler her yerde :) Benim kedi fobim, peluş kediye dahi dokunamamak, çöpün yanından geçememek(içinden kedi fırlayabiliyor), yolda yürürken kedi görmüşsem çığlık atarak oradan uzaklaşmak ve yanımdakilerin kolunu morartmak şeklindeydi. Yazınca daha iyi anladım ki ben fena bir vakaymışım :) Elbette ki çocukluğuma dönecek olursak cevabı bir ayna gibi uzanır karşımızda .. 3 yaşlarında falandım,ailecek yürüyüş yaptığımız bir yerde ben mola vermiş bir yere oturmuştum,yanıma kedi gelmiş ve ben fark etmemişim. kedi o an bana hiçbir...
Devamını oku »

28 Ocak 2013 Pazartesi

"Kedi Gibi" Olmak İstiyorum :)

Kedilerden yıllarca delice korkan ben, şu an aynı evde bir kediyle yaşıyorum.. Dolayısıyla da önceden sadece "bıyıkları" olduğunu bildiğim kedilerle ilgili son 2 yılda daha çok bilgiye sahibim :)
Geçen haftalar benim için - belki hala kısmen etkili ama azaldı etkisi- oldukça depresif geçti.. Sebebi? Burç işinden anlayanlara "Balık" burcuyum desem, işini "çoook" sevenlere işimi "hiiiiiiç "sevmiyorum desem, doktora maş. hiç uğramayan/ilaç almayanlara da hemen her sabah bir ağrıyla uyandım desem sanırım onlar beni anlar.. Bazen gerçekten ben de (burada cümleye dahil olan -de ekinin sahibi, o kendini biliyor:) şımarıklık yaptığımı düşünsem ve "büyü"mek istesem de her şey her an elimizde olmuyor.. Son zamanlarda kurduğum cümlelerde ortak noktalar fark ettim; evdeki kedime-Lokum- özellikle sabahları "Yer değişelim mi, seni çok kıskanıyorum..." derken buluyorum kendimi..Sonra düşündüm taşındım sabahları işe gitmeyip evde kalmasının dışında da var bir hikmet bu kedilerin yaşam tarzında..
Ben de "Kedi Gibi" olmak istiyorum; neden mi?
LOKUM TATLISI :)
- Rahatlar, stres yapmıyor, kaygılanmıyor ve an'ı yaşıyorlar...işte bu süper.. yetişmesi gereken bir yer yok..şimdi uyuyorsa gerçekten uyuyor..yemek yiyorsa gerçekten yemek yiyor, kafası öyle çok karışık da durmuyor :)
- Sabırlılar; (benimle kıyaslandığında hemen her canlı sabırlıdır herhalde orası ayrı :) yani "av"ına "doğru" zamanda ulaşabilmek için beklediği o süreyi ben bekleyemezdim, beklemezdim.. mesela bende şöyle oluyor; bir nevi "sazan" soyundan gelmiş sayılabileceğimden ve üzerinde uzun süre beklemek istemediğim bir konu ise bir balıklama atlayış bana daha cazip geliyor :)
- Sakinler... Belki dışardaki birçok kedi oyuncudur onu bilemiyorum ama benim kedim sakin.. uykusunu almışsa evde koşturup duruyor ha arada gece uyandırma amaçlı tepeme de çıkıyor orası ayrı ama genel anlamda sakin... şu da var ki ben bunu çok yaşıyorum; insanlar "dış görünüşe" aldanıp benim de "ne kadar sakin" olduğumdan falan bahsediyor... belki gerçekten öyleyim de benim haberim yok, bak o da olabilir ama içimdeki fırtınaları "ne"yle açıklayacağız o zaman?
- unutmamak; bu da benim için can alıcı noktalardan biri... hangi dükkana uğrayacağımı genelde unutmam ama o dükkandan ne alacağımı dükkandayken de hatırlayamam,süper değil mi :)
- sportifler; pilateste bile adı "kedi" olan bir hareket var daha ne diyeyim ki... esneklik/çeviklik ve sakar olmama durumu müthiş..
- kraliçe/prenses edası ve "catwalk" ; bendeki yürüyüş ve duruş daha çok şu imajı veriyor; "evimdeyim, altımda pijama ve terlik var,takılıyorum.." tabii bir de bunun "sahil kenarında yürüyorum" versiyonu da var.. ayaklarım dışa dönük ve sürünerek gidiyor.. evdeki "catwalk" a bakıp ders kapmaya çalışıyorum ama olmuyor.. bir de bu bünyenin dans girişimleri de oldu ama aynalı ortamda kendime bakınca neden kimsenin benimle partner olmak istemediğini anladım, ben daha "walk" kısmını bile düzgün yapamıyordum :)

Bir de "ortak" noktalarımız var elbette ama o da başka yazının konusu olsun, ipucu da "merak" olsun :)

Şimdilik aklıma bunlar geldi.. Sizin de yerinde olmak istediğiniz "biri" var mı, yalnız kalmayayım bak burada :)

HERKESE BOL PATİLİ, KEYİFLİ/HUZURLU/MUTLU GÜNLER :)
Devamını oku »