Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




yabancı dizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yabancı dizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Temmuz 2015 Pazartesi

İzleyin Mutlaka: Suits :)

Yabancı diziler arasından aklıma yatan bir dizi bulmak benim için epey güç oluyor.
Favorim hala Friends olsa da yeni dizi önerilerine açığım.
Bir dönem Gilmore Girls izlemiştim, çok sevmiştim. Daha az "kızsal" bir şeyler izleyeyim, içinde bir heyecan olsun ama "vurdu, kırdı" olmasın, başrolde de Harvey abimiz olsun derseniz SUİTS dizisini cidden tavsiye ederim.
Çok oldu ben izleyeli, yeni bölümlerin geldiğini fark edemeyecek kadar uzun zamandır da dizi dünyasında değildim :) Ta ki geçen gün "canım kitap okumak istemiyor, eskiden dizi izlerdik" deyip dizilerin olduğunu sayfayı açana kadar. Suits'in yeni bölüm haberini görünce heyecanlandım tabii.
Çok bölüntülü olsa da yeni bölümleri su gibi içtim.
Hukuk bürosunda geçen bu dizide beni en çok güldüren karakter Louis Litt. Şahane bir oyuncu(luk) bence.
Hani insan bazen kafamı boşaltayım ama boşaltırken de çok saçma bir şey izlemeyeyim ister, bence SUİTS tam bu kategoride yer alıyor.
Bazıları bu diziyi Harvey Specter için izlediğimi söylese de, yoo yok öyle bir şey :)

Görsel Kaynak: buradan
Devamını oku »

9 Mayıs 2012 Çarşamba

How I Met Your Mother

Bir hikayeyi tersinden ne kadar uzun süre dinleyebilirsiniz bilmiyorum, şahsen ben çok da sabırlı biri olmadığımı düşündüğümden bu soruya cevap verirken oldukça cimri davranırdım..ancak, bazı hikayeler de var ki kaçtıkça kovalayasınız geliyor,işte onlardan biri HIMYM..


 "Annenizle nasıl tanıştım?" gibi komik bir çeviri yapsam da kendi içimde o hep "HIM" olarak kalacak hayatımızda. Şu sıralar 7.sezonun son bölümlerine yaklaşmaktayız ve hala "anne"yi görmedik, tanışmadık ya da işte biz öyle düşünüyoruz.. 7 sezon yani 7 sene boyunca ki yaklaşık 23 dakikalık bölümlerden oluşmakta her bir bölüm oldukça keyifli zamanlar geçirdik. tam bir "kah güldük kah üzüldük" olayı :) üzüldüğümüz an'larda bile güldük aslında :) nasıl oldu bilmiyorum.. kısaca başroldeki oyunculardan söz edecek olursak;

- TED MOSBY: hikayenin anlatıcısı, 2 çocuk babası ama "anne" henüz yok, daimi mimar, duygusal bünye
- ROBİN SCHERBATSKY: daimi Kanadalı, babasının "erkek" kızı, muhabir ve spiker, güzel gülüş
- BARNEY STİNSON: daimi çapkın (ki şu sıralar "sevgilisi" var hadi bakalım), ne iş yaptığı bilinmeyen, takım elbise düşkünü
- MARSHALL ERİKSEN : Lily düşkünü, daimi avukat ama çevreci, tokatçı
- LİLY ALDRİN: anne olmak üzere, anaokulu örtmeni, anaç, grubun toparlayanı, Marshall'ın hayatı

Aralarındaki diyaloglardan, olayların akışına, senaryoya kadar hepsinden ben şahsen çok keyif alıyorum.. Ama tabii ki bir "işte benim adamım" karakterim de var; o da TED MOSBY :) nedir bu duygusallıııık ? :)

TED MOSBY
Özendiğim bir diğer şey de aralarında ne olursa olsun dostluklarının bozulmaması, kafede buluşmaları ve kötü zamanlarında hep birbirlerinin hayatlarında olmaları.. 


Aranızda izleyen varsa yorumlarınızı alabilir miyim? nedir, kimdir, kimi seversiniz,sevmezsiniz, neden, ne olsun vs. :)
*Foto kaynak: google/deviantart
Devamını oku »