Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




1 Temmuz 2013 Pazartesi

Temmuz'da :)

Fatih Akın filmi gibi oldu başlık; izleyemeyenler için de kesin tavsiye ederim.
Daha önce söylemiştim sanırım yeni bir ay bazen yeni bir yıl gibi yeni başlangıçlar yaratabiliyor.
Bende henüz bu yönde bir gelişme olmamış olması, olmayacağı anlamına gelmiyor değil mi?
Plan yapmadan bir şeyleri devam ettirme derdindeydim bir ara; sonra baktım yapamıyorum, etrafa küçük notlar almaya başlamışım.
Akılda tutmanın yerini deftere not alma almış; "çantan niye hep ağır" diyenler bilmiyorlar tabii benim çantamda şu an bile irili ufaklı 4 defter olduğunu ve hatta yeri geldiğinde onların da yetmediğini :)
Öncelikle şunu söyleyebilirim ki bu yazının bir sonu ya da ulaşmaya çalıştığı bir amaç yok; sadece "Temmuz'da" aklımda neler varmış, yazarak görmek istedim :)
Buraya yazacaklarım vaat değil de kendime hatırlatma diyelim..
- Kitaplarıma daha daha daha yoğunlaşma
- Kitap okurken aldığım notları kaybetmeme mesela
- Notlarımı blogda paylaşma
- Dün öğrendiğim ve çok şükür patlatmadığım düdüklü tencere ile yemek yapmaya devam :) Sırada kuru fasülye var. (insanlar yaz aylarında yaş sebzelere geçiyor olabilir, biz de geriden takip edelim :)
- Ankara'daki Ali Dayı Çocuk Kütüphanesini ziyaret (merak ediyorum çokça)
- Midem beni madem iyiden iyiye rahatsız ediyor, ben de mide kapakçığımı gevşetmeye devam edeyim diyorum; çok gevşerse ameliyatla daraltırız demişti doktor (gelsin çaylar gitsin kahveler :)
- Blogdaki etkinlikleri arttırabilirizzzzzzz (sürpriiiiiiz :)
- "Kaç yaşında spora başlamalıydım, yoksa geç mi kaldım? Şimdiki gençler ne yapıyor" sorularına cevap verebilecek birkaç görüşme ayarlamaya çalışıyorum
- Çok keyifli bir blogda/sitede kendi halimde çocuk kitaplarıyla ilgili fikirlerimi ama en çok da duygularımı paylaşmayı planlıyorum (teşekkürler Leylak Dalı :)
- Tatil planı yapıyoruz ama Lokum'u bavula sığdıramıyoruz; önerisi olan var mı? :)
- Yok yok şaka tabii ki, Lokum'un keyfi hiç kaçmadan ancak bizi özleyerek geçireceği günler de gelecek umarım ama tatile daha var : (
- Deniiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiizzzzz
- Denizi her gün gören insanlara sesleniyorum: ne kadar şanslı olduğunuzdan haberiniz var mı??? var mı?
- Ramazan ayı geliyor, pideler çıkıyor, evler bereketleniyor :)
- Hala bisikletle ilgili planlarımı hayata geçirmedim; bu konuda bir şeyler yapmak lazım..
- Sesli kitaplardan alıp, serviste dedikodu dinlemek yerine kitap dinleyebilirim..
- Tuz Gölü'nde süper fotoğraflar çekebilmek için ayaklar tuza  batmalı :)
Kaynak: burada
Temmuz'da deyince aklıma bunlar geldi..
Plan demeyelim de kendime küçük notlar diyelim..
Bu arada iddiada kaybettiğim közde mısırı da unutmadım; iddia sahibine duyurulur :)

HERKESE MUTLU GÜNLER, BOL GÜNEŞLER, DENİZDE KEYİFLER, KÖZDE MISIRLAR :)
* Unutmadan, 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramınız kutlu olsun :)
Devamını oku »

28 Haziran 2013 Cuma

Hafta Sonu Tatili İçin Aklı Karışık Hayaller :)

Doğrudur aklım pek karışık şu sıralar.
Kafamdan bir dolu şey geçerken ve her geçen kendince beni gıdıklarken hepsine kayıtsız kalamıyor insan.
Ancak bu durumda da hiçbirine adapte olamıyor :)

Bazen yapacak iş çoktur ama canın sıkkındır..
Bazen de canın sıkkındır, ne yapsan bilemezsin.
Hafta sonlarını da güzel değerlendirmek istersin :)
Aklıma gelip de beni gıdıklayanlardan bir kısmını paylaşmak istedim; kim bilir belki sizi de gıdıklarlar :)
- Öncelikle enfes, muhteşem, "olmadıkolağanüstü" bir kahvaltı :)
- Tatlı melodilerle bir yürüyüş
- bisikletlerin sokağa dökülme zamanı gelmedi mi? (bizim hala bisikletimiz yok ama kiralanabilen yerler var:)
- bu sıcaklarda denize gidemiyorsak en azından soğuk sulu havuzlarda serinleyebiliriz
- çimlerde yayılmadan yaz bitmezmiş, güzel bir piknik ya da mangal da keyifli olabilir
- yüzyıldır gözünüze çarpan ama sizin hep surat çevirdiğiniz fotoğraflar albüme konulmayı bekliyor olabilir
- Arkadaşlarla buluşmak için harika zamanlar yaratılabilir
- Her şeyi bir kenara bırakıp kahve/kitap eşliğinde günün tadı çıkarılabilir
- Evdekilere srüpriz yapıp "kendi fantezi kek"inizi pişirebilirsiniz
- Kitaplıktaki yeni ve eski kitaplar itiş kakış yaşamadan küçük 1 çeki düzen fena olmaz.(benim gibi toza fena halde alerjisi olanlar, bu aktiviteyi  hapşurmadan bitirebilmek için az sabırlı olun, bol suyla yüzünüzü yıkayın)
- Evdeki kediyle mayışma halleri için önce ondan izin isteyin, zira Lokum patisiyle bazen "burası benim mayışma bölgem"i fena halde tattırıyor
- Çoook eski bir arkadaşınıza ya da hiç tanımadığınız birine mektup yazabilirsiniz, postaya vermek şart değil..
- El işlerine sabrı olanlar sizler de boncuk, ahşap, tuval vb. güzellikleri hayatınıza yeniden katabilirsiniz
- Gazeteden üçgen kağıtlar kesip, yuvarlayıp kolye yapabilirsiniz* (başka bir yazının konusu olsun)
- Pazar günü olmasa da Cumartesileri kütüphaneler açık; çoluk çocuk toplaşıp kütüphanede farklı kitaplarla tanışabilirsiniz
- Keyifli müzeler de var.. "Yaşayan Müze" de olduğu gibi :)
- Çocuklu olanların sesini duydum; kulağım fena halde çınladı, sevgili HintCevizi harika bir kitap paylaşmış, bu etkinlikler sanırım yap yap bitmez :)

"Hafta Sonu Tatili İçin Aklı Karışık Hayaller" mi demiştim :)
Bazen hayalleri gerçeğe dönüştürmek bizim elimizdedir ama buna "fırsat"ımız olmaz..

Sahi, sizin planlarınız ne hafta sonu için :)

Kaynak: http://leylakdali.blogspot.com/
KOOOCAMAN VE UUUPUZUN HAFTA SONUNDA LİMONATA TADINDA HAYALLER VE ONLARI "GERÇEK"E DÖNÜŞTÜRME İMKANLARI DİLERİZ :)


Devamını oku »

27 Haziran 2013 Perşembe

Avustralya :)

Herkesin bir "neverland"i olmalı bence ve  yol önemli olmalı; oraya ulaşmaktan ziyade.
Benim için de Avustralya böyledir; sanırım hep de öyle kalacak.
Küçüktüm hatta ne kadar küçüktüm onu bile hatırlamıyorum, birinden "Avustralya" ile ilgili bir şeyler duymuştum..
"Uzak, taa dünyanın öbür ucunda.
Biz kışı yaşarken onlar yazı yaşıyorlar.
Aborjinler adında yerli halkı var.
Yüzerken köpekbalıkları yanına gelebilir..."
Bunlar zihnime nasıl yerleşmişse ne zaman uzaklara gitmek istesem Avustralya'ya gitmek istedim.
Hani nasıl olsa uzak, zaten gidemem diye mi düşündüm acaba..

Kaynak: burada
Bazen insan gerçekten -tam da bulunduğu yerden- arkasına bakmadan uzaklaşmak isteyebiliyor; işte böyle durumlar için de sığınacak bir limana -bence- şiddetle ihtiyaç var; yoksa o zor an'da saçma sapan bir yerlere gitmek zorunda kalabiliriz :)
2 sene öncesiydi, bir toplantıda Avustralyada yaşayan Chris Amca ile tanıştım. O bana güleryüzle bakarken ben ona hayranlıkla bakıyordum da arkadaşlarım uyarmıştı, adamı taciz etme diye..
Benim için ulaşılmaz olan Avustralya tee ayağıma gelmişti gibi hissetmiştim sanırım.
Konuşma çabalarımı ve heyecanımı yazsam herhalde yeni bir  "This is Zemin" olur ama kendimi o kadar da ifşa etmeyeyim :)
Chris Amca'nın sonrasında beni Avustralyaya davet etmesi, torunlarının fotoğraflarını falan göstermesi, sen işini Avustralyada da yaparsın diye gaz vermesi.. hepsi çok güzeldi.
Türkiye'yi de benden çok gezmişti ve çok sevmişti. Sıcakkanlıydı, anlattıkça anlatıyordu.
Lakin birkaç gün sonra döndü "memleketine".
Ben de çok selam söyledim oralara.
Bu arada, unutmadan şunu da söylemeliyim ki ailedeki herkese Avustralyanın başkenti olan Canberra'yı öğretmiş olmam tamamen tesadüf :) Yeğenlerim daha minicikken bile bunu biliyorlardı :)

Avustralya'ya gidemedim henüz ama şimdiden selamımı gönderdim :)
Hem belki biraz korkuyorumdur; orayı gözlerimle görürsem büyüsü kaçar da "sığınacak liman" bulamam diye..
Hem orası tee dünyanın bir ucunda malum bir de köpek balıkları falan :)
Şimdilik "neverland" de kalalım :)

Kaynak: burada
Sizin var mı böyle bir ülkeniz, şehriniz, semtiniz?
(Bende farklı şehir hikayeleri var da - henüz görmediğim- anlatmaya yüzüm olsun diye soruyorum, yalnız kalmayayım :)

HERKESE NANELİ VE BUZLU LİMONATALAR, KEYİFLİ GÜNLER :)




Devamını oku »

23 Haziran 2013 Pazar

Fantezi Kek :)

Bu ara favorimiz havuçlu&cevizli kek olsa da yılların tarifini değiştirerek dün yaptığım keke de kendi içinde "fantezi kek" dedim; çünkü o benim fantezim :)
Öncelikle kuzen N'nin "olmadıkolağanüstü" kek tarifini vereyim:
Malzemeler: 
- 4 yumurta
- 2 su bardağı şeker
- 3,5 su bardağı un
- 1 şişe gazoz ya da maden suyu
- 1/2 su bardağı sıvı yağı
- 1 paket kabartma tozu
- 1 Paket vanilya
Tercihe göre içine limon kabuğu rendesi / ceviz içi/ üzüm/ kakao konabiliyor.
Yapılışı:
Şeker ve yumurta iyice çırpılır hatta krema kıvamına getirilir. Sonra diğer malzemeler de karıştırılır ve devamlı çırpılır. Malzemeler, yağlanmış kek kalıbına dökülür. Önceden ısıtılmış fırında 175 derecede 50 dakika pişiriliyor ve afiyetle yeniyor :)

Püf noktası:
Kekin, kek kalıbından kolayca çıkması için 15 dak. ıslak bezin üzerinde bekletilir.

Aslında bu püf noktası benim kalıbımda pek işe yaramadı :)
Ancak kek kalıbım yeniydi ve altı biraz alengirliydi.
Hatta itiraf ediyorum; yeni aldığı ojeyi kullanmak için kıyafetini değiştiren kızlar gibiydim dün; yeni aldığım kek kalıbını kullanmak için kek yaptım :)

Gelelim bu tariften benim yaptığım "Fantezi Kek"e :)
Malzemeler: 
- 3 yumurta
- 1/5 su bardağı şeker
- 3 su bardağı kepekli un
- 1 şişe  maden suyu
- 1/2 su bardağı sıvı yağı
- 1 paket kabartma tozu
- 1 Paket vanilya
- Azıcık dövülmüş ceviz
- Üzerine bir tutam kakao
Yapılışı:
Şeker ve yumurta iyice çırpılır hatta krema kıvamına getirilir. Sonra diğer malzemeler de karıştırılır ve devamlı çırpılır. Malzemeler, yağlanmış kek kalıbına dökülür. Önceden ısıtılmış fırında 175 derecede 50 dakika pişiriliyor ve afiyetle yeniyor :)

Ben ara ara fotoğraf da çektiğimden tüm malzemeleri karıştırarak yapamadım.
Cevizi de en son koydum ve kaşıkla karıştırdım sadece..
Kakaoyu da kalıba döktükten sonra azıcık koydum ve kaşıkla hafifçe karıştırdım.
Yani aslında bu kek kepekli, cevizli ve az kakaolu ama siz çaktırmayın o aslında bir "fantezi kek" :)

Aşama aşama "fantezi kek" :)
HERKESE LEZZETİ DAMAĞINDA MUTLU HAFTA SONLARI :)
Devamını oku »

Sağlıklı Öğle Yemekleri :)

Çalışanlar için öğle yemekleri bazen sıkıntı yaratabiliyor; hele ki midesi kötü olanlara.
Yemekhanedeki yemeklerde illa ki yağlı/salçalı/tuzlu seçenekler olunca per tercih edilmeyebiliyor.
Her gün dışarıdan yemek yemek de bütçeye hiç uymuyor; hem de dışarının yemekleri de pek sağlıklı olmayabiliyor..
Bu dertten muzdarip olanlara -kendimce- birkaç önerim var.
Daha doğrusu ben ne yapıyorum onu yazayım..
Her gün öğlen yemeğini evden getirmek bazen gerçekten sıkıcı olabiliyor çünkü çoğu kez akşamdan hazırlık yapmak gerekebiliyor..
Ancak bazıları var ki 5 dak. da hazırlanabiliyor :)
Benim için hem pratik hem de sağlıklı (tamam bazıları değil ama olsun onların da tadı güzel :) olan lezzetleri sıralamaya çalıştım..
Öncelikle tavsiyem; yemek ne olursa olsun yanına mutlaka küçük bir salata ya da yoğurt alın/yapın; yemeğe lezzet katıyor..
Gelelim listeye;
- Makarna (şu an marketlerde ıspanaklı, kepekli vb. çeşitleri var)
- Bulgur pilavı
- Erişte
- Aşuralik bulgur (ayran aşı çorbasında da kullanılan bir tür bulgur. Bolca kaynatıp kavanozlara doldurup buzdolabında saklayabilirsiniz,çok pratik)
gibi seçenekleri tek başına da tüketebilirsiniz ancak yanlarına bazı lezzetler de fena gitmiyor;
- Yoğurt (4'lü küçük paketlerde satılıyor)
- Salata : Semizotu ve kuzukulağını ben daha çok tercih ediyorum marula göre. İçine de domates ve salatalık elbette :)
- Ton Balığı da hem pratik hem lezzetli
Ana yemek olarak;
- Mantar çok güzel eşlik ediyor ve bozulmuyor.
- Taze fasülye
- Kabak yemeği
- Bezelye
- Mercimekli erişte* (tarifini ayrıca vereyim, çok pratik ve besleyici)
- Patates yemeği
- Kerevizin yemeği de salatası da oldukça güzel
Ayrıca;
- Tost
- Krep
- Sandviç
- Börek
- Kısır
- Evde yapılmış kepekli puğaça

Seçenek çok da yokmuş gibi dursa da karışım yaparak bir sıraya konulduğunda öğlen yemekleri çok da eziyet olmuyor..
Beslenme uzmanı falan değilim, kilo vermek için diyet de yapmıyorum..
Sadece mide sıkıntısı olan ve öğlen yemeklerini sağlıklı yemeye çalışan biriyim :)
Önerilerinize şimdiden açığım :)


Bir de şunu fark ettim; öğlen yemek ne kadar hafif olursa öğleden sonra uyku da o kadar az geliyor :)
Devamını oku »

21 Haziran 2013 Cuma

Kedili Bir Evde Yaşamanın Kuralları :)

Sanırım ilk kural; "her an her şeye hazırlıklı olmak"tan geçiyor :) Bir kedinin -ki bizimkisi uykucu olmasına rağmen- evin hangi köşesinden hangi zamanda çıkacağı belli olmuyor.
Kedileri belli bir kurallar çerçevesine sokmak çok doğru bir şey değil; yaptığımın ne kadar yersiz olduğunun da farkındayım.. Ama hani olur da bir gün bu yazıya evinde kedi beslemeye karar vermek üzere olan biri okursa belki bir nebze faydası olur :)
Belli başlı kurallar:
- Evin gerçek sahibinin kedi olduğunu unutma, sen sadece onun izin verdiği ölçüde evde takılan bir misafirsin.
- Kedini sakın ama sakın aç bırakma
- Tuvaletini şartların ne olursa olsun sıklıkla değiştir
- İçtiği suyun temiz olmasına dikkat et
- Seninle sadece kendisi istediğinde oynar
- Misafirlerle iyi geçinecek diye bir şart yok.
- Hatta bizimkisi gibi misafirden hiç hoşlanmayan bir tür ise evde en son isteyeceği şey davetsiz misafirlerdir
- Gecenin bir vakti üzerine ani bir atlamayla uyandırılmaya hazır ol
- Bilgisayar başında rahatça vakit geçirmeyi unut
- Bilgisayarların sıcaklığında uyumayı seven kedilerin yine izin verdiği ölçüde dokunabilirsin klavyelere
- Evin belli noktaları evdeki kedinin bıyık kaşıma noktalarıdır; buna okuduğun kitap da dahil..
- Komşularının senden çok kedini tanıması çok normal; tüm gün camdan dışarı bakarken onunla göz göze geliyorlar..
- Bir kedi gerçekten - ama gerçekten- saklanmışsa onu bulmana imkan yok


- Evde bir kedi ararken mutfak dolaplarının üstüne ve çamaşır makinesinin altına bakmayı unutma
- Gündüzleri uyumayı geceleri de koşturmayı severler; hele ki tam senin uykunun en tatlı yerinde evde manevra yapamayıp duvara toslayabilirler
- Her daim sizi gülümsetebilirler :)

- Ona alıştıysan; unutma ki o da sana ve eve alışmıştır.
- Evden göndermek gibi "kötü" bir düşüncen varsa bir kere daha düşün; sokaklar onun için çok acımasız olabilir.
- Ve son olarak; sokaktaki dostlarımız için 1 kap su/yiyecek bırakmak zor bir şey değil :)

Belki sizin de kediniz vardır ve evdeki kurallar yukarıdakilerden bambaşkadır; paylaşmaya ne dersiniz?
Ya da köpeği/kuşu/kaplumbağası/balığı olanlar; peki ya siz nerdesiniz :)

HERKESE KEYİFLİ HAFTA SONLARI, TATLI PATİLER :)
Ek:
- Bir kedi her zaman sağlıksız yiyeceği keşfeder ve yememeyi tercih eder
- Bir kedi rahatsızlandığınızda ya da bir sıkıntınız olduğunda sizin yanınızdadır :)
Devamını oku »