Esra ile yolumuz benim annelik maceram ile başladı. Aklıma ne takılsa Esra'nın fikrini mutlaka alıyor(d)um ve sağ olsun Esra o kadar detaylı cevap veriyordu ki bana, aklımda soru işareti kalmıyordu. Şimdi hayatında hem Bade hem de İpek var. Sorular da çifter çifter geldi o yüzden :)
Sevgili Esra, adaşım J
İki çocuklu olarak sohbet ettiğim ilk annesin. Haliyle ilk
soru da oradan gelsin: Tek çocuk mu iki çocuk mu büyütmek zor?
Selam EsraJ
Öncelikle “Annelik Sohbetlerinde” bana yer verdiğin için teşekkür ederim.
Tabii ki iki çocuk
zor. “Tek çocuk hiç çocuk, iki çocuk çok çocuk” lafına katılmamak elde değil.
Henüz 5 aydır iki çocuk annesiyim ama inan halen alışmaya çalışıyorum. Biri
uyuyunca veya karnı doyunca, işin bitmiş olmuyor mesela J
Annelik maceraların nasıl başladı?
Çocuk sahibi olmaya
Kanada’dan İstanbul’a dönüp, iş bulup evimizi kurunca karar verdik. Ben hemen
olmasını istiyordum fakat bebekler istedikleri zaman gelirlermiş, bunu
bilmiyordum. Bir yıla yakın bekledikten sonra hamile olduğumu öğrendim.
Açıkcası endişelenmiştim. Şimdi düşününce en doğru zamanın aslında o zaman
olduğunu idrak ediyorum. Her iki hamileliğim de sorunsuz geçti ve her ikisinde
de yasal izne kadar çalıştım. İlkinde nazlı bir hamileydim. Hatta 3 aylık
hamileyken bir arkadaşımın düğününe katıldım ve biri karnıma çarparsa diye dans
pistine bile çıkmadım. Kar veya yağmur yağdığında kayıp düşersem diye kedi gibi
kıvrılıp yattım J Yani anlayacağın
ilkini ya bir şey olursa korkusuyla geçirdim. İkinci hamileliğim beklenmedik
olmasına rağmen daha hazırlıklıydım. Seyahat ettim, spor yaptım, Bade’yle bol
bol oyun oynadım.
Doğum hikayelerini kısaca anlatır mısın?
Normal doğum istedim
ama maalesef gerçekleşmedi. Bade 16 Nisan 2012’de doğdu. 14 Nisan günü kontrole
gittiğimde doktorum plasenta kaynaklı bir problem olduğunu belirterek pazartesi
almamız gerektiğini söyledi. 39+4’de Bade sezaryenle dünyaya geldi. İkinci kez
anne olursam normal doğumu denemek istiyordum hatta bu konuda araştırma yapmış,
İnternet Anneleri’ninSSVD konuşmasına katılmıştım. İki doğumun arasında 4 yıl
olması gerektiğini biliyordum, zaten ben de ikinci bebek konusunda kararsızdım
ama İpek o kadar beklemedi. Bade 14 aylıkken hamile olduğumu öğrendim.
Yurtdışında 18 ay arayla SSVD yapananneler olmasına rağmen doktorum 23 aylık
aranın riskli olduğunu söyledi ve tekrar sezaryen oldum ama bu sefer her şey
yolunda olduğu için 41.haftaya kadar bekledim, doğum başlasın diye. Hastaneye
gittiğimde hemşire sancım olduğunu söyledi ama ben hissetmiyordum.Her ikisi de
rahat geçmekle beraber, ikincisinde çok daha kolay ayağa kalktığımı ve daha
bilinçle hareket ettiğimi söyleyebilirim.
İlk günlerde en çok hangi konularda zorlandın?
Emzirmekte zorlandım.
Bade’yi yalnızca 40 gün emzirebilmiştim. Hiç emmek istemediği gibi sütüm
yalnızca birkaç damla geliyordu. İlk günler sürekli ağlıyordum. Lohusalık hüznü
denilen duygu durumu 15 gün sürdü. Emzirmek, doğal olarak gelişecekti. Bu
konuda araştırma yapmama gerek yok gibi düşünüyordum ama benim hazırlıklı olmam
gerekirmiş bunu anladım. İpek’i öğrendiğim andan itibaren emzirmeyi kafama
koydum. Annelerin tavsiyelerinden yararlandım, emziren arkadaşlarıma danıştım,
bir emzirme danışmanlığı firmasının sohbetine katıldım. Kısacası bebeğimi
emzireceğim diye odaklandım. Doğumdan hemen sonra sütüm geldi ve İpek de emen
bir bebek oldu. Emzirmenin anne ile bebek arasındaki bağı nasıl güçlendirdiğini
anlamakla birlikte kimse bana o göğüs yaralarından bahsetmemişti! Bir ara
dayanamayacağımı düşündüm ama sabah akşam sıcak-soğuk kompreslerle ve kremlerle
süreci atlattım. Tabii ilk 40 gün 2 saatte bir kalkan bir bebekle uykusuzluk
beni çok zorladı.
(En çok merak ettiğim soru) İpek’i Bade kadar sevemezsem
endişesi yaşadın mı hiç?
Yaşadım, evet. Fakat
İpek’i ilk gördüğüm anda o endişem uçup gitti. Anladım ki, bir annenin kaç
çocuğu olursa olsun kalbinde o kadar yer olurmuş. İkisini o kadar çok seviyorum
ki, çevrenin kızlarımı kıyaslamasından hiç hoşlanmıyorum. İkisi de ayrı ayrı
güzel benim için.
Kardeşler arası kıskançlık olmasın diye yaptığın özel bir
reçeten var mı?
Bade, 2 yaş sendromu
yaşadığı dönemde abla oldu. Durumu ekstra hassas olduğu için aile bireylerinden
bu konuda yardım alıyorum. İpek henüz çok küçük olduğu için zaman zaman onunla
daha çok ilgilenmem gerekiyor. Aslında bu konuda şanslıyım çünkü çalışan bir
anne olduğum için Bade anneannesiyle güçlü bir bağ kurdu ve bu dönemde ne
anneannesi ne babası onu yalnız bıraktı. İpek uyuduğu ya da babasıyla olduğu
zamanlar beraber dışarı çıkmaya, kitap okumaya veya şarkı söyleyip dans etmeye
özen gösteriyorum. Birlikte içimi eriten diyaloglarımız oluyor. İpek’le
ilgilenirken onu dışlamıyorum, bezini değiştirmesine yardım ediyor ya da
biberonunu tutuyor. Hatta İpek ek gıda almaya başladığında kardeşinin
yediğinden ona da veriyorum. Bu sayedeyoğurda, rendelenmiş meyveye tekrar
başladı BadeJ
Takip ettiğim kadarıyla sporla hep iç içesin. Çocuklarla
sahiden nasıl vakit kalıyor spor yapmaya?
Spor benim için diş fırçalamak gibi bir şey
aslında. Dişimde hiç çürük yok, çok temizler artık fırçalamayayım demediğiniz
gibi ben de spor yapmak için aynı şeyi hissediyorum. Ortaokul çağlarımda
lisanslı voleybol oyuncusuydum ve bazı günler günde çift antreman yaptığımı
bilirim. Ya okul ya spor ayrımına geldiğim noktada ailemle karar alarak okulu
tercih ettim ve ben halen sporcu olsaydım nasıl olurdu diye merak ederim. Uzun
yıllar sporla alakam olmadıktan sonra üniversitede tekrar başladım ve ilk
hamilelik dönemi hariç hiç kopmadım. Bade’ye hamileyken 20 kg. alınca doğumdan
sonra aynalara bakınca moralim bozulur olmuştu. Kendime hedef koydum ve 6 ayda
hedefime ulaştım fakat gün geçtikçe spor bir nevi meditasyona dönüştü benim
için. İpek’e hamileyken doğum yapacağım güne kadar yürüdüm, pilates ve yoga
yaptım. Bu yüzden mi bilmem ama İpek daha sakin bir bebek oldu, ben de son güne
kadar uzun çizmelerimi giydiğim, hiç şişmediğim rahat bir hamilelik geçirdim.
Bade annemde olduğu günler işten çıkar çıkmaz deyim yerindeyse koşarak spor
salonuna giderdim. Şu anda spor salonuna gitmeye vaktim yok ama gerekirse
uykumdan yarım saat fedakârlık ederek çocuklar kalkmadan koşuyorum ya da
yürüyorum. Emektar bir koşu bandım var. Eşimle çocuklar yattıktan sonra
film/dizi izlerken ben pilatesmat’ında çalışıyorum ya da ağırlık kaldırıyorum.
İnanın günde 30 dk. bile ayırırsanız fiziksel değişimden önce mental değişimi
fark edeceksiniz. Bazıları bunu sadece kilo verme amaçlı düşünür ama benim
yaşamımın bir parçası.
İşe dönmeyi düşünüyor musun?
Eveeeet! Hem de en kısa zamandaJ
Şaka bir yana ben bir annenin çalışması gerektiğini düşünüyorum. Çalışmak illa
ki sabah 9 akşam 5 bir ofiste çalışmak değil, üretken olmaktır. Üretken anne de
çocuğuna iyi bir örnek teşkil eder diye düşünüyorum. Kızlarımın geleceği için
de annelere negatif değil, pozitif ayrımcılık yapan bir kurumda çalışmaya
başlamak istiyorum.
Sen de “ananeler can’dır” diyenlerden misin JBirlikte oldukça sık
vakit geçiriyorsunuz sanırım değil mi? (Şanslısııııın, kıymetini bil esraaJ )
Evet, anneanneler
candır, kesinlikle katılıyorum. Kızlarım annemle olduğu zaman içim çok rahat.
Şu anda İpek de Bade de çok küçük olduğu için ikisine tek başıma birlikte
bakmam çok zor ve bu konuda annemden başka destekçim yok. İpek’ten önce,
çalışırken bazen Bade nasıl diye aramaya vakit bulamazdım ama bilirdim ki Bade
iyi. Beni de anneannem büyüttüğü için onların hakkı ödenmez. Çocuk yetiştirme konusunda
zaman zaman annelerle aynı fikirde olmasak da bir annenin babadan sonra en
büyük destekçisi anne ya da kayınvalidedir.
Huy olarak İpek Bade’ye benziyor mu sence?
İpek henüz 5 aylık,
daha çok huy değiştirir diye düşünüyorum ama şimdiye kadar daha az ağlayan,
daha çabuk uyuyan, daha sakin bir bebek olduğunu söyleyebilirim. Bade’yi
uyutmak için kucakta sallardık, bu sefer kucakta sallamak yok dedim. İpek’i
doğduğundan beri yatağına koyarım, yanında durup saçını okşarım ya da ninni
söylerim öyle uykuya dalar.
İki çocuklu hayatın (ya da çocuklu hayatın) sevdiğin
tarafları neler? (zor kısımları soracaktım ama
vazgeçtimJ
İki çocuklu hayatın
en sevdiğim tarafı ikisinin iletişimini görmek. İpek odada Bade olduğu anda onu
takip ediyor ve kendince bir şeyler anlatıyor. Bade, İpek’in yanına oturuyor ve
oyuncaklarını yanına diziyor. Birlikte gülmeye başladılar ve İpek büyüdükçe
birlikte geçirdikleri vakit artacak. İpek ana kucağında ağladığında ve ben
meşgul olduğumda Bade’ye sesleniyorum ve kardeşinin yanına gidip, emziğini
takıyor ya da onu teskin etmeye çalışıyor. Bu anlarda, kardeş şart galiba diye
düşünüyorum. Ben tek çocuk olduğum için kardeşi olanlara özenirdim, özellikle
yaş arttıkça bir kardeşin varlığının önemini daha iyi anlar oldum. Evlenirken
mesela, eksikliğini derinden hissetmiştim. Düşünsem gene de ikinciye cesaret
edebilir miydim bilmiyorum ama bazen her şey olması gerektiği gibi ilerliyor
galiba hayatta.
Uyku eğitimi verdin mi? İpek ve Bade nasıl uyuyor?
Uyku eğitimini
Bade’ye verdim. Uykuya dalması sorun olduğu zamanlar olduğunda ve gittikçe
ağırlaştığında onu sallamayı kestim. İlk günler çok ağladı ama ben yanında
oturarak masal anlattım ya da kitap okudum. Zamanla uykuya daha çabuk dalar
oldu. Bir dönem uykuya dalarken babasını istedi yanında, şimdi 28 aylık ve
uykusu geldiğinde birlikte odaya gidiyoruz, pijamalarını giydiriyorum ve
yatağına giriyor. Sonrasında kendi kendine uyuyor. İpek de, emzik ve
rahatlatıcı bir müzikle kendi kendine uyuyor. Uyku konusunda sabırlı olmak şart.
Bir de ben gündüz uykusu konusunda çok hassasım. İkisinin de gündüz uyuması
için programımızı ona göre ayarlıyoruz.
Çocuklarla dışarı çıkarken evde bir şeyler unutmamak için ne
yapıyorsun? (2 çanta ile mi çıkıyorsunuz mesela)
Dışarı çıkmak şu anda
çok uzun sürüyor. Devasa bir çantam var ve genelde bazı temel şeyler içinden
hiç çıkmıyor. Bezler, (Bade henüz tuvalet eğitimini tamamlamadı) su, mama,
yedek kıyafet, ıslak mendil, toka, şapka, güneş koruyucu derken ben ayrı çanta
almıyorum bir köşeye cüzdanımı ve makyaj çantamı sıkıştırıyorum. Hep büyük
çantayla gezmekten kaçınmışımdır ama bir süre daha böyle devam edecek gibiJ
2 çocuklu tatil için tüyo verir misin?
Küçük iki çocukla tatile çıktığınızda size
değil onlara tatil oluyor. Aslında bir nevi “businesstrip” çocukla tatil. Biz
yazlığa gittik bu sene, aslında otele göre daha rahat olsa da nasılsa yazlık
diyerek evdeki hemen her şeyi götürüyorsunuz. Tatilde evden farklı bir aktivite
yapmak için deniz, havuz gibi eğlenceleri eşimle bölüşüyoruz. Şimdi sen havuza
git, ben sonra giderim gibi. Bade’nin suyla çok arası yok o yüzden
zorlamıyoruz. İpek de küçük olduğu için bu sene karı-koca birlikte deniz
kıyısına inemedik. Anneanne-babaanne gibi destek kuvvet alabilirseniz işte o
harika. Bir de kıyafetinize uygun bir sürü çantayı ve ayakkabıyı unutun, en
pratik kıyafetlerinizi yanınıza alınJ
Anne adaylarına neler tavsiye edersin?
Çocuğunuz doğduktan
sonra, kendinizi unutmayın. Her gün en azından 1 saat kendi kendinize kalın, ev
işleri bekleyebilir. Siz mutlu olmazsanız, çocuğunuz da mutlu olmaz. Mutlu
anne= Mutlu çocuk diye düşünün ve ileride çocuğunuza senin için saçımı süpürge
ettim, tüm zevklerimden vazgeçtim demeyin. Yardım alabildiğiniz her an
çekinmeyin, ben kendim bakarım yavruma demeyin.
İkinci Çocuğu düşünen/isteyen/planlayan annelere neler
tavsiye edersin?
İkinci çocuğu
istiyorsanız ve şartlar uygun görünüyorsa beklemeyin derim. Tabii benim gibi 23
ay arayla olmaması daha iyi. En azından tuvalet eğitimini tamamlayın.Şu anda
zorlanıyorum ama birkaç yıl sonra ikisini birden büyütmüş olarak bunun keyfini
sürmeyi planlıyorum;)
Çok teşekkürler, gülerken –maşallah- gözlerinin içi gülen
tatlı kızlarını da bir dolu öperim…
Ben de Elif’i o mis
kokulu başından öperimJDiğer anneler bozulmasınlar ama Esra editör olduğu için düzeltmeye/eklemeye hiç ihtiyaç duymadan siteye eklediğim bir yazı göndermiş; öncelikle bunun için teşekkür ederim. Benim spor hayatım şurada yazdığım gibi "yürüyüş"lerden ibaret olsa da Esra'nın azmini hep takdir etmişimdir. Yoksa hiçbir anne uykusundan fedakarlık yapıp kendini yollara atmaz. Ama sahiden de Esra'nın dediği gibi sadece zayıflamak için spor yapmak insanı spordan soğutabilir.
Ah bir de aynı şehirde olsaydık da karşılıklı kahve içebilseydik seninle güzel anne :)
Tekrardan teşekkür ederim, katıldığın için.
Çok güzel bir yazı olmuş..bu sohbetler gerçekten çok faydalı...emeğinize sağlık :)
YanıtlaSilTeşekkürler :)
Sil