Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




13 Mayıs 2013 Pazartesi

Kaledibi Sokağı'nda bir Çapkın-Alim :)

Geçenlerde kütüphaneye hızlıca gidip kitap değişimini yapıp çıkmam gerekiyordu.
3 kitap verip yerine yine 3 kitap almaktı niyetim ve aradığım 2 kitabı bulup 3. yü bulamayınca karalar bağlamayıp elime gelen ilk kitabı aldım-neredeyse-çünkü bir an evvel işe gitmem gerekiyordu.
Ve bu 3. kitap da Bilgin Adalı'nın Kaledibi Sokağı idi..
İlk olarak bu kitaptan başlamamda önsözün büyüsü mü vardı bilmiyorum ama kendimi bir anda Kaledibi'nde buluverdim..
Ben "normal" bir roman okuyacağımı düşünürken karşıma yazarın çocukluğu çıkmıştı.. Hani tozlu sayfalarıyla bir günlük bulursunuz dolabın dibinde ve onu okumamanız gerektiğinizi bildiğiniz halde heyecanla okumaya devam edersiniz. İşte ben bu kitapta toz da olmamasına, kitap saklanmamış da olmasına rağmen böyle hissettim. Ondandır ki birkaç solukta okudum. Bitince de bir hayli üzüldüm. Yazarının yakın zamanda vefat etmiş olması da beni çok etkiledi ama sanırım hayatını dolu dolu yaşayabilmişti; hele ki çocukluğunu, onun adına sevindim ben de hemen :)
Bak yine kıskandım :)
Çocukluğunu o kadar güzel, sıcak, samimi bir ortamda çeşitli oyunlarla kah at üstünde kah bisiklet geçirmiş ki.. Kıskanmamak elde değil.
* Uçurtma hikayesini çok sevdim.
* Kaçan balığın büyük olduğunu gördüm :)
* Yanıklık ve Mermerli ile tanıştım.
* Anneannenin masallarını dinlemek istedim.
* Finikedeki muhtar ananın elinden keçi sütü içmek istedim..
* Çapkınla konuşmayan bisikletle ben de dertleşmek istedim.
* Tatlı limonu benden başka bilenlerin olmasına sevindim.
* Ciltçi babanın yaptığı deftere not almaya kıyabilir miydim bilemedim.
* Zerdalinin çekirdeğinin neden acı olduğunu deneyimleyerek öğrenmek istedim.
* Dede ile sohbet eden balıkçılara selam vermek istedim, belki bir acı kahve içerdim orada.
*Pabuçlar neden dama atılırmış :)

* O gün hiç büyümemeye karar verdim :)

Sevinçten ağlamak da neymiş :)
* Sevinçten ağlamanın ne olduğunu ve en son ne zaman sevinçten ağladığımı unuttuğumu fark ettiğim gün, kader midir kısmet mi sevinçten ağladım :) Ama o da başka bir yazının konusu olsun değil mi :)
* Bilgin Adalı'yı geç tanıdım ama çok sevdim. Ya da "geç" yok muydu hayatımızda, bilemedim :)
* Hiç büyümek istemeyen sevgili Peter Pan'a buradan tüm sevgimi gönderdim ..
** Bilgisayarımda gayet dik görünüp yazıya ekleyince yatay olan fotoğraflar için bir çözüm bulamadım, fikri olan varsa yardım etsin!!!
Kütüphanede aradığım kitap aslında Kaledibi Sokağı'ymış, okuyunca anladım :)
- Mustafa Delioğlu'na resimler için çokça teşekkürler, Çakıltaşı Yayınlarına da elbette..

HERKESE MUTLU HAFTALAR, SEVİNÇTEN AĞLAMALAR :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...