Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




28 Şubat 2014 Cuma

Kaplumbağa :)

Koca Sevimli Dev'den bahsederken aslında Roald Dahl'ı ne kadaaaaar çok sevdiğimi söylemiştim ve azıcık da kendime kızmıştım; buraya hiçbir şey yazmamışım diye. İşte bugün de başka bir kitabı var önümde: Kaplumbağa :) Tek kelimelik kitap isimlerini severim. Ama bu kaplumbağa bildiğiniz kaplumbağalar gibi değil, o bir Alfie :) Kitabın konusu kısaca şöyle; "Zıpzıp Bey çiçeklerine ve alt komşusu Gümüş Hanıma aşıktır; Gümüş Hanımsa bizim Alfie'ye. Yalnız bu kaplumbağa hiç mi büyümüyordur nedir; acaba yok mudur bunun bir çaresi?" Bu çareyi elbette ki Zıpzıp Bey bulur ve Gümüş Hanımın kalbini kazanır ama asıl önemli olan sonuç değil yaşanılan süreçtir. "Bir insan aşkı için neler yapar?" gibi romantik bir temayı eğlenceli bir çocuk kitabına yedirmek pek kolay olmasa gerek. Hele ki söz konusu...
Devamını oku »

27 Şubat 2014 Perşembe

Bebekli Hayat Kitapları :)

Ne zamandır aklımdaydı bu süreçte okuduğum ve okumakta olduğum kitapları paylaşmak. Bugün hazır elime fotoğraf makinesini de almışken kitapların güzel fotolarını da çekeyim dedim ama Lokum galiba onu çekeceğimi sandı,geçti kitapların önüne poz vermeye başladı :) Lokum'un "haberim yokmuş gibi çek panpa"pozu Bazı kitapların yeri çok ayrı olduğundan detaylıca farklı yazılarda yer vermeyi düşünüyorum. Bu bir sınav değil elbette ama ben kendimi "ne kadar çok şey bilirsem" o kadar daha iyi hissediyorum. Kesinlikle insanın kafasını karıştıran hususlar da oluyor hatta "bu kadar okumasa mıydım" dediğim zamanlar da oldu. Sonra baktım ki okudukça yerine oturuyor bazı şeyler. Hani kavanoza bir şeyler koyarsınız da doldu zannedersiniz ama onu biraz çalkalayınca kavanozdakiler iyice yerleşir...
Devamını oku »

Masal Kahramanı Elif :)

Doğum günlerimiz yaklaşırken (17 Mart bendeniz, 18 Mart karabalık, Elif de canı ne zaman isterse 5 hafta içinde inşallah :)  hepimize toptan 1 hediye olsun istedim ama ne alacağımı bilemedim. Instagram hesabından bir süredir takip ettiğim (ismi çok tatlı) ZEİNEPUU vardı. Çalışmaları pek güzeldi, lakin biri daha da mı güzeldi ne :) Yazışmalarımız neticesinde ortaya haaarika 1 ürün çıktı. Karabalığa sürpriz oldu ama en çok da hepimizin ilk hediyesi olması açısından önem kazandı.. Teşekkürler Zeinepuu... Kendisi gerçekten pek şirin şeylerin üreticisi :) Elif'e "Hoşgeldin" demeye şimdiden doyamadık ama ne de olsa o bizim masalımızın kahramanı :...
Devamını oku »

25 Şubat 2014 Salı

Zihin Boşaltma Aracı Olarak; Ütü :)

Ütü yapmayı sever misiniz bilmiyorum ama benim kendisiyle ilişkim pek bir sınırlı-idi. Yani hala teknolojinin geldiği yeri sorgulayıp (sanki biliyormuş gibi) "ütüleme makinesinin" icadının benim çağıma yetişmemesine hayıflanıyorum. "Ütü gerektirmeyen kıyafetler" elbette ki favorim ama durum sadece bundan ibaret değil. Ütü ne yazık ki hayatımızın bir parçası. Benim "ne yazık ki" dememin sebebi aslında hala sorguluyor olmam. Yani neden kıyafetlerimizi ütülüyoruz ki??? Kimse ütülemese ortada bir "garip"lik de olmayacak. Annem bunları okusa "Aman Esraaa;böyle düşündüğün yetmedi bir de yazdın mı??" diye bayağı bir kızardı. Annemle %100 farklı düşündüğümüz konulardan biri de bu çünkü. Ona kalsa her şey- ama neredeyse her şey- ütülenmeli ve böylece göze güzel görünmelidir! İyi de o kıyafetler...
Devamını oku »

24 Şubat 2014 Pazartesi

Brigitte Abla Geliyoooor-muş :)

Çocuk kitaplarını sevmek apayrı güzel ama yazarlarla kendince "arkadaş" olmak da ayrı bir zevk. Öyle çok "arkadaş" olmuşluğumuz yok henüz ya da benim sevdiğim yazarlar bunun farkında değil;çünkü bu tek taraflı da olsa harika bir ilişki :) Arkadaşım olanları yazsam bitiremem ama İstanbul Kitap Fuarında bazılarından çekinerek de olsa imza aldığımı söylemiştim. Sohbet etmek mi??? Yoo dostum, henüz o kadar değil :) Mesela çizer Ayşe İnan Alican'la keyifli bir röportajımız olmuştu, Sevgili Behiç Ak'a soracağım bir dolu soru varken "Sevim Ak nerelerde?" demiştim,  Hatta Bir Dolap Kitap ile "tanışamama" hikayemi bile anlatmıştım. Kısacası ben tam 1 "uzaktan sevebilme" insanı iken çok büyük hayranı olduğum Brigitte Labbe'nin Türkiyeye gelişine neden bu sevindim bilmiyorum. "Ankarada...
Devamını oku »

Hazır Mıy (d) ım? :)

İnsanın hiç bilmediği bir şeye karşı kendini "hazır" hissetmesi zaten biraz tuhaf olmaz mıydı :) Yani vizelere hazırlanırken bile tanımadığın bir hocanın sınavıysa bir dolu şeye çalışırsın ve hoca tek bir soru sorabilir yoruma açık ve sen "ee ben çok çalışmıştım" diyebilirsin ama "hazırmışım/değilmişim" diyemezsin. Vizeler deyince aklıma geldi, okulda bir İrfan Hocamız vardı;namı sınav sorularından derslerde sakız çiğneyip elma yemesinden gelirdi.(yazınca bana da tuhaf geldi ama o zaman alışmıştık) Üst sınıflar bizi soruların acayipliğinden ötürü korkutuyordu ve hiçbir zaman sınavlarına "hazır olunamayacağından" bahsediyorlardı. Demek ki bu adam hayatın içinden bir şeyler soruyor demiştim. Zaten de çok çalışmamıştım ilk sınavlarına (1. sınıfta 3 derse birden giriyordu) Bendeki cahil...
Devamını oku »

Günün Şarkısı: Indila / Derniere Danse :)

Haftaya güzel bir şarkıyla başlamak sanırım fena olmaz.. Joy Fm sayesinde tanıştığım & sevdiğim bir şarkı: * Daha güzel klipli olan videoda sorun yaşayınca alttakini ekledim;dinleyin yeter :) ...
Devamını oku »

22 Şubat 2014 Cumartesi

Son Zamanlarda Lokum :)

Daha önce Lokum'dan bir dolu bahsetmiş ve cidden bu kediler pek akıllı diyerek onları ne kadar kıskandığımı söylemiştim. Lokum son zamanlarda değişik huylar geliştirdi. "Unuttu herhalde" dediğimiz günlerde bile bizi şaşırttı ve kendince oluşturduğu rutinini uyguladı. -Dolabın üstüne çıkma: Anladık ki Lokum'un gözü artık yükseklerde :) Günde 1 defa uygun gördüğü dolabın üstüne çıkıp orada bir güzel uyuyor. Bazen de aşağıyı izleyip bize nanik yapıyor :) - Banyo kapısında bekleme: Lokum kendince farklı su kaynakları bulmaya çalışıyor. Evde kendi kabında her gün yenilenen taze su ilgisini çekmiyor demek ki! Dışarıdan eve geldiğimizde bizi kapıda karşılayan kedinin ikinci durağı banyo kapısı oluyor. Sonraki durak da duş teknesinin önü... İçeride fazla su olmadığını sezmişse bizim el,yüz,...
Devamını oku »

21 Şubat 2014 Cuma

Sevgili Elif :)

"Nasılsın? Fark ediyorum ki maşallah kımıl kımılsın. Kendine yer mi açıyorsun yoksa benimle oynamaya mı başladın;henüz o kısmı çözemedim ama sen yine de tüm bu tekmelere, Meksika dalgalarına devam et olur mu? O kadar keyifli ki... Kendimi bir süredir kanguru gibi hissediyorum; seni de güvenli kesemde taşıyorum. İnsanlar hamileliğin sonlarında bambaşka duygular yaşayabiliyormuş;daha duygusal olabiliyorlarmış. Benim daha da duygusal halim olabilir mi,bilmiyorum ama bu ara hep seninle konuşuyorum(z) Öncelikle canın neee zaman gelmek isterse o zaman sağlıkla gel bu dünyaya..Bizim acelemiz yok. İleride nasıl biri olursun diye düşünmeden edemiyorum. Kime/kimlere benzersin? Elbette sadece kendine de benzeyebilirsin :) Bizim babanla "yok yok bu bebiş bana benziyor" atışmalarımıza sen hiç...
Devamını oku »

16 Şubat 2014 Pazar

Tatlı Bir Melodinin Adı: Elif :)

Yeeepyeni bir döneme girdiğimizden bahsetmiştim. Peki bu dönem nasıl gelişti, neler oldu neler bitti? Yaz ortasındaki sıcaklarda tatil hazırlığı yaparken bir "çift çizgi" çıktı karşımıza.  Ben böyle bir haberi acayiip salya sümük karşılayacağımı düşünürdüm, neticede büyük bir haber. Yok, olmadı. Ben bildiğin şoka girdim, girmişim. Kaynak: burada Neyseki evdeki kara balık benim yerime de sevindi, hopladı, zıpladı, havalara uçtu. Bende yine tık yok. Şaşırıyorum çünkü ben daha miniğim kendi gözümde.(ufalayım da cebinize gireyim,1 ay sonra 29'u bitiriyorum :) Sonra aklıma "e birlikte büyürüz" gibi bir şey geliyor. Hemen arkasından da "gerçek midir ki bu test" gibi bir ciddiyet. İlk aklıma gelen komiktir ki hangi kitapları ona öncelikle okuyacağım oldu. Peki ya...
Devamını oku »

15 Şubat 2014 Cumartesi

Koca Sevimli Dev :)

Ne zaman ki bir kitabı okumaya niyetleniyorum;o kitap kalıyor... Öyle garip bir durumum var. Ama ne zaman ki canım bir kitap çekiyor ve kitaplıkta dolanıyorum;işte o an gözgöze geldiğimiz kitap "şimdi zamanı" diyor. Kısaca benim için her kitabın belli bir zamanı var. O yüzden yani kitaplıkta bir dolu okunmayı bekleyen kitap var :) Bugün de öyle oldu. Bambaşka işler yaparken sıkıldığımı fark ettim. Canım tam anlamıyla güzel bir çocuk kitabı okumak istiyordu. Ve bu kez karşıma Roald Dahl amca çıktı. Onu bu kadar çooook sevmeme rağmen hakkında galiba hiç yazı yazmadım, tuhaf. İngilizcesi kısaca BFG (Big Friendly Giant) olan kitabın Türkçede de kısaltması KSG :) Tüm kitap boyunca "Koca Sevimli Dev" diyemezlerdi herhalde. 1 kez Roald Dahl okumuş ve sevmiş olmak demek bence istisnasız...
Devamını oku »

14 Şubat 2014 Cuma

Sosyal Medya, Instagram ve "2balik" :)

Sosyal medya nasıl da hayatımızın tamm ortasına geldi yerleşti..fena mı oldu bilmiyorum ama bu sayede dünya biraz daha küçüldü ve normal şartlarda tanışmamıza imkan olmayan insanlarla tanıştık/kaynaştık hatta sohbetleşir olduk. Bu açıdan güzel aslında.
Sorun şu ki bir garip bağımlılık da yarattı sanki, yanılıyor muyum?
En sevdiğim sosyal medya elbette ki blog alemi :) Buraya bir şeyler yazmayınca kendimi dilim şişmiş gibi hissediyorum,o kadar yani :)
Herkes kendi zevkine, ihtiyacına göre farklı mecraları kullanıyor. Bir insanla pastanede buluşup saatlerce sohbet etsek bu kadar tanıyamayız herhalde birbirimizi.
Bir de "gerçek hayat"ta tanınmamak var ya. Sanırım o kısım biraz daha rahatlatıyor bizleri. Yoksa bilsek ki bunları aileden yakın çevreden birileri okuyor;ohoo o zaman kas kendini kasabildiğin kadar.
Ama güzeli de rahatça yazmak değil mi ki?
Misal burayı annem okusa hakkında o kadar yazı yazamazdım değil mi :)) (yazı 1, yazı 2 ve yazı 3) (sevgili anne, blogumu keşfettin ve bu satırları okuyorsan..hala bilmiyormuş gibi yapmaya devam et olur mu :)
Facebook hesabımı kapatalı çok oldu çünkü oradaki paylaşımlardan hoşlanmamaya başlamıştım. Sanırım oradaki arkadaşlık mantığını hiçbir zaman çözemeyeceğim. Ortaokul arkadaşımın arkadaşının kuzeni benimle niye "arkadaş" olmak ister ki değil mi? Bir de kaç tane "arkadaşın" varsa o kadar popülersin :)) bu da komik geliyor-du.
Twitter da yeni keşfettiğim mecralardan biri. Hatta geçenlerde -isim vermeyeyim- birine özel mesaj gönderdim. O da spam olduğundan şüphelenmiş ve mail atmış; demiş ki "DM göndermişsin,sen misin?" Tabii ben bu DM'nin ne olduğunu anlayana kadaaaaar... Ben de saf saf "DM ne bilmiyorum ama ben özel mesaj attım"dedim :) (benim gibi bilmeyenler için not: "DM" direk mesaj anlamına geliyor-muş. Ben ona kendi içimde "özel mesaj" diyordum halbuki :)
Pinteresti hala ve ısrarla çözmeye çalışıyorum. Neden bazı yerleri Türkçe bazıları İngilizce onu mesela anlayamadım. İngilizcesi benim gibi çok şahane olmayanları düşünüp hepiciğini Türkçe yapsalarmış daha mı iyi olurmuş ne :)
Whatsup dediğimiz şey, bir nevi sosyal medya sayılıyor mu bilmiyorum ama ben onu çok seviyorum. hele ki çıkamadığım alışverişlerde bana görüntü gönderen 1 kardeşim ve 1 kara balığım olduğu için çok şanslıyım :)
Veee gelelim Instagrama...
Onu ennn sona sakladım, neden bilmiyorum ama :)
Instagramın en sevdiğim tarafı çoğunlukla pozitif ve güzel şeylerin paylaşılması.
Evet ben de biliyorum memlekette ve tabii dünyada hiiç hoş olmayan şeyler de oluyor (hatta onlar nedense çoğunlukta) ama yine de insanın güzele, iyiye odaklanması da mümkün. Sanmayın ki çok Poliyanayım..Değilim aslında ama insanın kendini mutlu eden şeyleri bulması da zor değil; bu bir fincan kahve ya da 1 kupa süt olabilir :)
Instagram hesabımız merak edenler için: 2balik
Profilimiz gizli çünkü orada da çok gereksiz reklamcılar var;onlardan hoşlanmıyorum(z).
Hesabı gerçek olan herkese profilimiz açık... Bizden çok Lokum sultanın fotoğrafları var ama :)
Orada da görüşmek üzere der, sizleri bir acayip yaratıcı çalışmamla başbaşa bırakayım:

Instagrama gelirseniz, bizi böyle de tanıyabilirsiniz :)
HERKESE KOOOCAMAN GÜLMELİ, MUSMUTLU HAFTA SONLARI :)
Devamını oku »

13 Şubat 2014 Perşembe

Yeeepyeni Bir Hayat :)

Merhaba sevgili okur, Bir önceki yazıda kısaca hayatımızdaki değişiklikten bahsedeceğimi söylemiştim ve eklemiştim "becerebilirsem" diye... Nasıl desem. Böyle minik bir şey girdi hayatımıza. Henüz biz de tanışmadık kendisiyle ama attığı güçlü tekmelerden kendini hissettiriyor :) Şimdi maşallah 33 haftalık olduk :) Aklımda ühüüüü bir dolu yazı/konu var, paylaşmak istediğim. Sanırım konularına göre bir sıra yapıp yazacağım. Bilgi kirliliği de çok fazla internette ama güzel/özenli yazıların ben çok faydasını görmüştüm. Kim bilir belki bu satırları okuyan bir kişiye benim de faydam dokunur hem de okuduklarımı yazarak not almış olurum :) Çok sevdiğim(!) işime gitmiyorum,doğum iznine erkenden ayrıldım. Bir dolu harika çocuk kitabı tarafından da kuşatıldım, yaşasın... Onları da burada...
Devamını oku »

10 Şubat 2014 Pazartesi

Günün Şarkısı: Beautiful That Way / Noa

Bir süredir bloga uğramıyordum. Bu şarkı hem kötü gündeme inat olsun hem de haftaya güzel bir başlangıç: *Bir sonraki yazıda "neredeydim"i yazmaya çalışacağım,becerebilirsem :) Gerçekten insana mutluluk veren bir şarkı.. Her gün 1 doz dinlenebilir ...
Devamını oku »